0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Cezayir’de iki gün boyunca başkanlar seviyesinde düzenlenecek Arap Birliği Doruğu’ndan Filistin sorununa takviye, besin güvenliği, terörle çaba ve bölgesel hususlarla ilgili kıymetli kararların çıkması öngörülüyor.

Arap Birliği Doruğu, Kovid-19 salgınının neden olduğu iki yıllık ortanın akabinde Cezayir’de toplanıyor.

Liderler seviyesindeki Cezayir tepesinde, bilhassa şubat ayında patlak veren Rusya-Ukrayna savaşının Arap ülkelerine tesirleri üzerine besin güvenliğiyle ilgili cinsinin birinci örneği bir strateji yayımlanması bekleniyor.

Liderlerin ele alacağı başlıklar, geçen hafta boyunca üst seviye yetkililer ve daimi delegelerin toplantıları, akabinde da hafta sonu gerçekleşen dışişleri bakanları seviyesindeki iki ana toplantıda taslak olarak belirlendi.

Bakanlar toplantısında hazırlanan taslak kararlar, önderler doruğunda değerlendirilip son gelişmelerle ilgili hususlar de eklenerek en son halini alacak.

Kararlar, Arap Birliği tarafından resmi olarak “Cezayir Deklarasyonu” başlığını taşıyacak beyanname ile ilan edilecek.

7 temel karar

Cezayir’deki 31. Arap Birliği Doruğu’nda 7 temel karar alınması bekleniyor.

Arap Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Büyükelçi Hussam Zeki, tepenin gündeminde Suriye, Libya ve Yemen başta olmak üzere Arap dünyasında yaşanan krizler, İran’ın “Arap ülkelerinin iç işlerine müdahalesi”, terörle çaba ve Cezayir’in sunduğu Arap Birliğinde “reform” teklifinin yer alacağını söyledi.

Zirvede ayrıyeten birinci sefer “Arap besin güvenliği” konusunda bir stratejisi benimsenmesinin görüşüleceğini aktaran Zeki, Mısır, Sudan ve Etiyopya ortasında süregelen Hedasi (Rönesans) Barajı müzakereleri ile 6 Kasım’da Mısır’da yapılması beklenen BM İklim Tepesi’ni destekleme kararlarının da dorukta ele alınacağını kaydetti.

Gündem taslağındaki tüm hususların tam bir mutabakat içinde hazırlandığını belirten Zeki, Arap başkanların üçte ikisinden fazlasının doruğa iştirak sağlayacağını söyledi.

Cezayir’in Arap Birliği Daimi Temsilcisi Abdülhamid Şebbira da Filistin sıkıntısı, Libya ve Suriye krizleri ile besin güvenliği hususlarının tepenin ana gündem unsurları olacağını teyit etti.

Şebbira, ülkesinin Arap Birliğinin ıslahat evrakını doruğun çalışmalarına dahil ettiğini ve bu bahiste iştirakçi ülkelerin başkanlarına çeşitli fikirler sunacağını belirtti.

Karar değil uygulama problem

Zirveyi AA muhabirine kıymetlendiren Ürdünlü siyasi analist Munzir El-Huvarat, “Cezayir’in tepeyi başarılı kılmaya çalıştığına kuşku yok ve onun yerinde hangi ülke olsaydı tıpkı şeyi yapacaktı.” dedi.

Hiçbir ülkenin tepeyi boykot etmemesine dikkati çeken Huvarat, “Ancak tepeler kararlarla değil iştirakle ölçülür ve iştirakin önderler seviyesinde, bilhassa Körfez’den beklenenden daha az olacağı istikametinde işaretler var.” sözlerini kullandı.

Arap Birliği tepelerinde her daim çok fazla karar alındığını hatırlatan Huvarat, “Ancak karar vermek değerli değildir, bu kolaydır; lakin bunların uygulanma düzeneği hakkında bir fikir birliği olmuyor. İşte bu, daha evvel düzenlenen dorukların ve tahminen de bugünkü tepenin ana sorunudur.” diye konuştu.

Huvarat, kararların uygulama sistemindeki sorunun asıl nedenini ise, “uluslararası güçlerin Arap dünyasında yaşanan krizlerde farklı taraflarda yer almasına ve bu krizlerin tahlili konusunda Arap bakış açılarındaki farklılıklara” bağladı.

Kovid-19 salgını nedeniyle 2 yıldır düzenlenemeyen Arap Birliği Tepesi’ne büyük kıymet atfeden Cezayir, bu tepeyi “Arap halklarının saflarının birleştirilmesi” sloganıyla karşılıyor.

Zirve öncesinde bölgesel çapta ağır diplomasi trafiği yürüten Cezayir, son olarak Filistinli kümeler ortasında yıllardır yaşanan bölünmüşlüğün sona ermesine yönelik uzlaşı toplantılarına da konut sahipliği yapmıştı.